Gijn-Çeviri

COVID-19 Veri Gazeteciliğini Nasıl Şekillendirdi?

Gijn 
Saima Sidik

Geçtiğimiz yıl COVID-19 vakaları artarken, veri görselleştirmeler de arttı. “Eğriyi düzleştirmek” gibi grafik kavramlar gündelik bir terim haline geldi ve epidemiyolog olmayanlar bile R sayıları ve üstel büyüme hakkında konuşmaya başladı.

Multimedya gazetecisi Javier Sauras, “Veri gazeteciliğinin ve görselleştirmenin günlük dile doğru ilerlediğini ilk kez görüyorum,” dedi.

Sauras ve diğer veri odaklı bilim insanları, gazeteciler, sağlık çalışanları salgının ve veri gazeteciliğinin etkisini 2021 Northeastern University Computation + Journalism Sempozyum‘da tartıştı.

Haritalar, COVID-19 vakalarının aktarımı, ölümler ve son zamanlarda aşıların dağılımlarını görüntülemek için etkin kullanılan bir araç haline geldi. Salgının en karmaşık kartografik temsillerinden biri, Chicago Üniversitesi Mekansal Veri Bilimi Merkezi tarafından yapılan ABD COVID Atlası . 

Dylan Halpern, meslektaşları Marynia Kolak, Xun Li ve Qinyun Lin ile birlikte aracı anlatıyor.

Fotoğraf: Ekran görüntüsüdür

Atlas, nüfus içinde en yoğun vakaları görselleştirmek için normalleştirilmiş ilçe başına COVID-19 vakalarının sayısına yer veriyor. Bir zaman çizelgesi yer alıyor, kullanıcıların vakaların dağılımını zaman içinde nasıl değiştiğini görmelerini sağlanıyor. Atlas’ın web sitesinde, verilerini olabildiğince erişilebilir kılmak için, kullanıcıların verilerle etkileşime girmesine ve kendi sonuçlarını çıkarmasına olanak tanıyan bir API bulunuyor.

Halpern, “Bu salgın sonuncu olmayacak ve bu tür erişilebilir araçlara sahip olmak çok önemli,” diyor.

The Washington Post’tan Adrián Blanco ve Columbia Üniversitesi’nden Sauras, “pandeminin grafik grameri” ni tanımlamada başka hangi görselleştirme biçimlerinin haritalara eklendiğini anlamak için anket çalışması yaptı. Dünyanın dört bir yanındaki medya haber odalarından 50’den fazla veri gazetecisi, grafik muhabiri, editör ve görselleştirme uzmanıyla görüşerek hangi zorluklarla karşılaştıklarını ve bunları çözmek için hangi araçları kullandıklarını sordular. New York Times görüş bölümü, kullanıcıların yaş, meslek ve sağlık koşullarına göre aşı sürecinin görselleştirmelerine olanak tanıyan çevrimiçi bir araç oluşturdu.

Ankete katılanlar haritalara ek olarak çubuk grafikler ve çizgi grafiklerin pandemiyi tanımlarken en sevdikleri araçlar arasında olduğunu ve mor ve turuncunun onların tercih ettikleri renkler olduğunu bildirdi. Röportaj yapılan gazetecilerin çoğu, pandeminin iş arkadaşlarına görselleştirmenin öneminin altını çızdiğini belirtiyorlar.

Bazı anket katılımcıları, özellikle küçük haber merkezleri COVID-19 verilerini anlamlandırmalarına yardımcı olabilecek güvenilir uzmanlar bulmanın zor olduğunu söylüyorlar. 

Anket ayrıca çok sayıda veriyle çalışmanın veri gazetecilerinin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri olduğunu ortaya koyuyor. Okuyucuların gözünden “Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 500.000 kişi COVID-19 nedeniyle öldü” gibi bir açıklama güçlü bir izlenim bırakmayabiliyor ancak  New York City’de kâr amacı gütmeyen bağımsız bir haber odasıTHE CITY , Missing Them adını verdikleri bir proje aracılığıyla daha güçlü bir izlenim bırakmış oldular.

THE CITY’nin Etkileşim Direktörü Terry Parris Jr., bu ortak projeyi Stabile Araştırmacı Gazetecilik Merkezi’nden Anjali Tsui ve Columbia Gazetecilik Okulu’ndan Derek Kravitz ile birlikte anlattı. Missing Them, COVID-19’dan ölen New Yorkluların isimlerini topluyor ve her bir kişi için ölüm ilanları yazmayı hedefliyor.

THE CITY, COVID-19 pandemisine yenik düşen New Yorkluların bir veri tabanını oluşturuyor. Missing Them adlı proje, ölenlerin isimlerini toplamayı ve her bir kişi için ölüm ilanları yazmayı hedefliyor. Resim: Ekran görüntüsü

Parris, “New York Daily News’de ortalama bir ölüm ilanı yaklaşık 600 dolar” dedi. Belki de bu yüksek maliyet nedeniyle, New York’taki COVID-19 kurbanlarının ölüm ilanlarının %70’inin beyaz New Yorklulara ait olduğunu söyledi. “Ölümde bile, birinin nasıl hatırlanabileceği konusunda ayrımcılık var” dedi.

THE CITY, ölenlerin isimlerini bulmak için diğer haber kaynaklarını, sendikaların kamuoyuna açıkladığı listeleri ve şehirde tıp doktorlarından gelen verileri taradı ve ayrıca web sitelerine yerleştirilmiş bir Google formunu kullanarak bir isim listesi oluşturdu. Şimdiye kadar proje, yaklaşık 500’ü kitle kaynaklı olmak üzere yaklaşık 2.000 isim topladı. Gazetecilik öğrencileri ve gönüllüleri, yaklaşık 300 New Yorklu için ücretsiz ölüm ilanI yazdı. Ücretsiz ölüm ilanlarının ırksal yapısı, COVID-19 ile ilgili ölümlerin ırksal profiliyle paralellik gösteriyor ve yalnızca yaklaşık % 25’i beyaz New Yorklulara ait.

Aşıların yaygınlaştırılmasıyla, THE CITY’nin gönüllülerinin daha az ölüm ilanı yazacağına dair bir umut, ancak aşılama kampanyaları ürkütücü lojistik zorluklarla birlikte geliyor. Sağlıkçılar Kate Miller, Rebecca Weintraub, Vilas Dhar ve The New York Times Opinion’dan Stuart A. Thompson, adil bir aşı dağıtım modeline yönelik iş birliği çalışmasından bahsetti. Bu model, hükümetlere aşılama planları oluşturmada yardımcı olabileceği gibi aşılanmayı bekleyen insanların anlayışını da geliştirebilir.

Miller, hükümetler aşılama için yüksek riskli bireylere öncelik verirken, kaç kişinin çeşitli yüksek riskli kategorilere girdiğini ve kategoriler arasında ne kadar örtüşme olduğunu bulmak “bazı karmaşık veri tartışmalarını” kapsıyor. Farklı yüksek riskli popülasyonlar arasındaki örtüşmenin tanımlanması, birçok yaşlı insanın sağlık görevlilerinin beklediğinden daha erken aşılama için uygun olacağını ortaya koydu. Miller, “Bu yaş grubuna geldiğinizde, 65 yaş üstü, grubun % 85’i zaten bir komorbiditeye, iki veya daha fazla komorbiditeye veya yaşlı ve uzun süreli bakıma düştüğü için zaten aşılanmış olacak” dedi.

Halkın bu karmaşık veri setini görselleştirmesine yardımcı olmak için, New York Times’tan Thompson , kullanıcıların yaşlarına, mesleklerine ve sağlık koşullarına göre aşı hattındaki yerlerini görselleştirmelerine olanak tanıyan çevrimiçi bir araç geliştirdi.

McGovern Vakfı başkanı Vilas Dhar, bu aracın büyük ölçüde kendi kontrolleri dışındaki bir durumda halkın bir temsilcilik duygusu hissetmesine yardımcı olacağını umduğunu söyledi. “Günün sonunda, veri, onunla uğraştığımız tüm karmaşıklıklarda ve soyutlamalarda, insanları etkileme şekli nedeniyle önemlidir” dedi.

Bu yazı ilk olarak Northeastern Üniversitesi Gazetecilik Okulu’nun dijital hikaye anlatma platformu Storybench’te yayınlandı . Buradan izin alınarak yeniden yayınlanmıştır.

Ek Okuma

Veri Gazeteciliği: GIJN Koleksiyonu

COVID-19 Verilerini Görselleştirmek İçin 10 İpucu

Brezilya’daki COVID Ölümlerini Eve Yakınlaştıran Veri Görselleştirmesini Nasıl Oluşturduk


Saima Sidik , serbest çalışan bir gazeteci ve MIT Bilimsel Yazma Lisansüstü Programında öğrenci. İklim değişikliği, sağlık ve biyolojiyi üzerine çalışıyor ve MIT News, Eos ve Hakai Magazine gibi yayınlarda yazıları yer aldı. Sitesi saimamay.com’da 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*